Sayfalar

1 Kasım 2016 Salı

Pazarlık Nasıl Yapılır & Nasıl Yapılmaz



Pazarlık denen şey bütünüyle bir yetenektir arkadaş. Aç Google’ı , yaz ‘Pazarlık nasıl yapılır?’ diye. Onlarca sayfa çıkacak. ‘Pazarlık yapmanın 10 etkili yolu!’ , ‘Pazarlığın püf noktaları.’ , ‘Keçi gibi inatçı satıcıyı bile canından bezdirip dize getiren 5 cümle!’ gibi...

                Tüm bu yöntemler  ve yetenek bile bazen bir yere kadar. Şans lazım şans. Dur hele o zaman pazarlık yapmak deyince işin içine giren birkaç unsuru örnekleriyle açıklayayım:


1)      Öncelikle aldığın ürünün maliyetini bilmen lazım. Elbise alıyorsan kumaşından anlıycaksın; işçiliği pahalı mıdır bileceksin;  elbiseyi diken adam ustalıkla mı dikmiş yoksa aldığı buzdolabının taksidinin hesabını mı yapmış dikerken, bakınca anlayacaksın. Sonra bakacaksın elbiseye,  x TL.  Şimdi başla şu soruları kendine sormaya:

               





2)      Şu olay önemli. Pazarlıktan sonra adam fiyatı indirmedi diyelim ki, yine de elbiseyi alır mısın? Valla ben çok beğenirsem alırım, enayi gibi de hissetmem (while being an enayi). Amaaaa hemen burada pazarlık konusunda idolüm olan annem ile tecrübe ettiğim bir olayı anlatmak isterim. Efenim kendisi çok beğendiği ayakkabıyı, satıcı kardeş 10TL daha indirmediği için almamış bir insandır. Ama o gün almadı, ertesi gün ayakkabı istediği fiyattan alınmış bir şekilde ayağındaydı J  But how? Let me tell you that story...



Sıkça gittiğimiz bir ayakkabı mağazasında (Hotiç vs gibi kurumsal olmayan ama kaliteli ayakkabı satan bir dükkan) bir ayakkabı beğendi kendisi. Şık, rahat vs tam istediği gibi. Ayakkabı 149TL (Hayır 150TL değil). Velhasıl pazarlık başladı; annem pazarlığı 80TL’den açtı iyi mi? Şudur budur derken satıcı dedi 110TL (Adamın adı da Ali olsun), annem dedi 100TL. Adam zaten 40lira indirdim dahası kurtarmaz triplerine girince annem dedi ki o zaman kalsın ayakkabı. Bildiğin çıktık gittik dükkandan. Anne diyorum 10lira için mi almadın ben alayım sana gel dönelim falan, yok kadın kararlı ben onu 100’e alırım diyo. Ertesi gün yolumuz düştü o tarafa tekrar gittik ayakkabıcıya. Bu sefer başka bir satıcı var içeride. Annem buldu raftan ayakkabıyı, bana bi kaş göz işareti çaktı sonra döndü satıcıya ‘Ya ben dün bu ayakkabıyı beğenmiştim ama ben 80TL istedim Ali Bey 100TL dedi anlaşamadık bıraktım. Sonra pişman oldum ben alayım bunu.’ dedi. Hobareeeey!??!! Satıcı kadın da şok tabi, valla diyo Ali çok iyi indirmiş bence de kaçırmayın alın ayakkabıyı.



Kadın yaptı blöfünü, şansı da yaver gitti aldı ayakkabıyı. İşte pazarlık budur. Blöf + çakallık.



3)      En son ne olur diye asla sorma. Fiyatı sen ver ve pazarlığı olabildiğince aşağıdan aç. 150 liralık ayakkabıya 80lira teklif et dalga geçer gibi. Evet yap bunu ne kaybedersin? Al şimdi de benden bir anı geliyo. Yazın bir sandalet beğendim ama çok şık, Hotiç’te satılsa aynısı (Hotiç’e taktım) etiketinde 179,90TL yazar, o biçim. Adam 50lira dedi fiyatına. Dedim emin misin bak bi yanlışlık olmasın, ben 100lira vereyim sana. (Daha neler!) Sonra dedim ki kızım pazarlık yap. (Tablodaki ‘para kolay kazanılmıyor , 5lira indirse kar’ grubundanım) Dedim ki adama 45TL olsun. Yahu 40TL desene, 50liralık malda 5liralık pazarlık mı olur! Neyse adam aldı ayakkabının kutusunu eline , bak diyo ayakkabının fiyatı 93TL imiş aslında, biz şu an çok iyi fiyata satıyoruz. Amca dedim 93TL diye fiyat olmaz o ürün kodu falandır; fiyat dediğin 89,90 ya da  109,90 gibi bişey olur.  Gel sen yap indirimi kurtul benden dedim, 45 liraya 10 numara sandaletim oldu. (insert gözlüklü smile here)



4)      Eğer kredi kartı bağımlısı değilseniz –ki olmayı tavsiye etmem- peşin ödeme yapın. 100 liralık elbise için pazarlığın başında söylenecek ilk cümle şu olmalı “Peşin alıcam 70’e ver.”   ‘Peşin alıcam’ lafı bildiğin bir sihirli değnek! Kaç kere gördüm 15dk’lık pazarlıktan sonra, 5 lira indirmeyen satıcının peşin alıcam lafını duyunca 20lira indirim yaptığını. Millet nakit paraya aç, aç!



5)      Pazarlık yapmaktan utanmayın. Nedir? Pazarlık sünnettir! Letgo denen sitede bunu yazan satıcı gördüm. Gerçi cümlenin devamı şöyleydi: ‘Ama pazarlık yapcam diye ölü eşek parası teklif etmeyin.’  Yani pazarlık yap ama edebinle yap demiş. Yok ben  hala 3.maddedeki tezimin arkasındayım. 


Sonuç olarak, güzel ülkemde gelir dağılımı olabildiğince eşitsizken, biz pazarlık yapmayalım da kim yapsın değil mi? (Sosyal mesaj: check!)

                               
Para pul falan diyince aklıma bu geldi nedense.

See you soon fellas!

4 yorum:

  1. Yalnız bizim Türkler bu konuda fenayız hakkaten😉Yazım tarzınızı sevdim.eğlenceli.devam edin pazarlığa da yazmaya da.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok fenayız hem de! :) Teşekkür ederim, devamı gelecek ;)

      Sil
  2. Okurken çok eğlendim gerçekten tespit gibi tespitlerden oluşmuş :) yeni yazılar istiyorum

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Teşekkür ederimmmm :) Yeni yazı geliyore yakında ;)

      Sil